Blog on Kurdistan & Kurds

For a United and Independent Kurdistan

Archive for June 2023

Wagner ve Erdogan

leave a comment »

Wagner’in isyani sonrasi Rusya’da Putin’in daha Saglam duracagini beklemek saflik olur. Hele hele Turklerin 15 Temmuz’u gibi bir tiyatronun olabilecegini dusunmek konuya dair bilmezlikten ote bir sey olamaz.

Rusya emperyal bir devlettir. Tam tanimlamak gerekirse Avrupa’da kalan guneybatisi gercek Rusya iken geri kalan tum cografya Rus emperyal bolgesidir. Oralarda bazi buyuk Rus sehirleri olsa da, yerine gore etnik Ruslarla otokton/yerli nufus karismis olsa da, asil Rusya Rusya Federasyonu’nun guneybatisidir, gerisi bu Rus devletinin emperyal yonetimindedir.

Ruslar emperyal bir devlet olarak ortaya cikmislardir. Her zaman guclu bir devletin etrafinda var olmuslardir. Kuruluslarinda Osmanli ve sonra Vikinglere, Avusturya-Macaristan imparatorlugu diye bilinen Habsburg hanedanina ve Prusya Almanlarina galip gelerek buyumuslerdir.

Buyumeleri Polonya ve Litvanya gibi kendilerinden onceki buyuk devletlerin aleyhine olmustur. Rusya olmasaydi, muhtemelen St Petersburg’dan asagi Karadeniz’e kadar olan bolgede bellir bir Viking ve bugun Isvec yonetimi sozkonusu olabilirdi. Oylesi bir jeopolitigi vardir Rusya’nin.

Rusya zengin kaynaklar sundugu genis cografyasinda denize Kapali oldugu icin kismen guvendedir ama ayni sebepten de disariya acilamaz. Yani dusunun ki evinizde cok zenginsiniz ama bahcenizi saran citleri hep baskalari control ediyor ve siz bahcenizden disari keyfinizce cikamiyorsunuz. Cikinca hep baskalarinin bahcelerinin icinden veya arasindan gecmek zorunda kaliyorsunuz. Rus devletinin psikolojisi budur. Bu nedenle Ruslarda iktidarda olan her kim olursa olsun hesabi sicak denizlere ulasmaktir.

Yukaridakini bilen oncelikle Ingilizler olmustur. Buyuk Oyun diye karsilikli Ruslarla anlasmis, Ruslar Hindistan’a giremesin (ve kendileri de Orta Asya’ya ulasamasin) diye iki guc Afganistan diye kukla bir devlet kurup oranin halkina uydurma bir tarih vermek konusunda anlasmislardir. Yani Rusya’nin komunist yonetim altinda Afganistan’I isgal etmeyi denemesi ve ABD’nin de bunu engellemeye calismasi aslinda Ruslar ve ingiltere arasinda bu isgal denemesinden yuzyil once imzalanmis ve Afganistan’I yoktan var eden anlasmaya aykiridir.

Benim iddiam ayni benzeri anlasmanin, yine Ingilizler ve Ruslara arasinda, ama bu sefer Lenin’in yonetimindeki Rusya ile, guncellenerek haritaya tam uc yeni ulke ekledigi yonunde. Bir Iran, bir Turkiye, ve digeri de bugunku sinirlariyla Yunanistan. Lozan Anlasmasi’nin ortaya cikmamis bu anlasmanin muhru oldugunu iddia ediyorum.

Rusya dedik. Emperyal bir devlettir. Hep disari acilmak ister ve global rakipleri oylesi neredeyse sonsuz kaynaklara sahip bir gucun denizlere acilmamasi icin ellerinden geleni yaparlar. Bu oyun oynanirken Rusya kendi icinde hep ‘serbest’ bir devlet olagelmistir. Serbestten kasit Ruslarin icislerine kimsenin karismadigidir. Lenin’le Almanlar bunu yapmistir gerci ama kendileri 1. Dunya Savasi’nda yenildiklerinden o girisimle elde etmek istedikleri sonucu alamamislardi.

Velhasil, bugun Rusya ilk defa hem dusmanla savasiyor hem de iceride otoritesi saglam olmayan bir lidere sahip. Wagner isyani sondurulmus olsa bile o isyanin olabilmis oldugu gercegi Putin’in Rusya’ya tam hakim olmadigini kanirta kanirta ispat etmistir. Bundan sonra iki sey olacaktir. Bir, Putin’in rejim icindeki potansiyel rakipleri sanslarini tartacaklardir. Iki, Rusya federasyonunu olusturan bolgelerde kucuk liderler bagimsizlik sanslari olup olmadigini kendilerine soracaklardir. Hepsinin gozleri Putin’in potansiyel rakiplerinde ve Cecen lider Kadirov’da olacaktir. Kadirovsa cok dikkatli olacak, sansini net bir sekilde gorebildigi ana kadar Putin’e baglilik yeminleri etmeye devam edecektir.

Dolayisiyla yuzeyde muhtemelen bir sey goremeyecek olsak bile Kremlin haril haril kaynayan bir kazana donusmustur. Bundan korkacak olan Erdogan’dir.

Tam bunlar olurken durup dururken Reuters haber ajansi 26 Haziran’da Amerikali ve Isvecli savcilarin Bilal Erdogan hakkinda sorusturma actiklarini duyuruverdi. Iddia, paravan sirketler uzeri, Bilal’in, babasinin karar alma sureclerini etkileyecek aktiviteler karsiliginda is sahiplerinden milyonlarca dolar ‘danismanlik’ ucreti talep ettigi.

Simdi dusunun. Tayyip Erdogansiniz ve guclu duran bir Rusya’nin guclu duracagina guvenerek hem Rusya’ya hem Amerika’ya dayilaniyorsunuz. Ve birden Rusya’nin sandiginiz kadar guclu olmadigini anliyorsunuz. Wagner tek basina hareket edemeyecegine gore, ilk akliniza gelen Wagner’in Ukrayna’da yoldan cikarildigidir. Oysa Rusya’ya para Istanbul uzeri akar. Dolayisiyla hemen gozlerinizi Istanbul’da is yapan ve size gobekten bagli olacaklarini sandiginiz Ruslara ceviriyorsunuz. Guya onlar Amerika’ya karsi guvencenizdi. Bir anda anliyorsunuz ki oyun kurucu degilsiniz ve oglunuz uzeri de size yoklama cekilmis.

Putin artik iyice paranoyaklasacaktir ve her paranoyak gibi sarsak yanlislar yapacaktir. Amerika’dan degil Cin’den korkacaktir.

Erdogan’in ne yapacagini bekleyip gormek lazim. Ortada rakibi kalmadigindan paranoyakliktan ziyade megaloman kararlar almasi ihtimali daha yuksektir.

Izlemeye devam

Written by M. Husedin

26 June 2023 at 11:20 PM

Posted in Geostrategy

Tagged with , , , , ,

Wagner’in Moskova isyanı

leave a comment »

Rus Wagner grubunun isyan edip Moskova’ya ilerlemesi ben dahil herkes için sürpriz oldu. Şimdiw herkes Rusya’da neler olabileceğine dair akıl yürütmeye çalışıyor. Gözlediğim kadarıyla analizcilerin cevabını aradıkları asıl soru Putin’in iktidarını yitirip yitirmeyeceği. 

Biraz bandı geriye alıp meselenin Rusya’da nelere yol açabileceğine analiz geliştirmeye çalışalım. Tarihte oldukça geriye gideceğim ama işin hem tarih hem analiz faslını uzatmayacağım.

Mesele elbette Ukrayna kriziyle alakalı ama Ukrayna krizi dediğimiz şey aslında tam göbeğinden Rusya ve Rus aidiyetine dair bir krizdir. 

Rusların tarihteki ismi Kiev Rus’udur. Doğu Slavlarının Kiev başkentli bir krallığının ismidir. O krallığa giden sürecin hikayesi de ilginçtir. Biz Kürdler gibi sürekli birbirleriyle savaşan ama yenişemeyen Rus aşiretler toplanırlar, madem sürekli birbirimizle savaşıp yenişemiyoruz, bir araya da gelemiyoruz, Vikinglerden kendimize bir kral seçip onun yönetiminde birleşelim derler. Yani Kiev Rusları dediğimiz şey nüfusu Slav, yönetimi Viking, veya muhtemelen bugünkü Danimarka milletinden bir aileydi. 

Bandı hızlı iler sararsak Kiev Rusları diye birleşmeden sonra, İslam ve Hristiyanlık arasında kendine din tercihi arayan Rusların alkole müsaade ediyor diye Hristiyanlığı tercih etmelerini buluruz. Tam da o dönemlerde Batı kilisesinin (bugünkü Vatikan, Katoliklik) rızası hilafına Doğu kilisesinin (bugünkü Fener Rum Patriği, Ortodoksluk) İncil’i kabul edilen kutsal dillerden (Antik Yunanca, Aramice, İbranice ve Latince) hariç bir başka dile çevirmesini görürüz. O zamanki adıyla bu Slavon dilidir. Yani o dönemde Slav aşiretlerinin aralarında anlaşabileceği dil. 

Ortodoksluğu tercih eden Ruslar bir yanda, Katolik kilisesinin ulaşabildiği diğer Slavlar (Lehler – Polonya, Çekler, Slovaklar ve İtalyanların topraklarında sonradan milletleşen Hırvatlar), diğer yanda. 

Asıl mesele Polonya’dır. Bugün Ukrayna dediğimiz toprakların Batısı aslında hakkıyla Polonya devletine ait olması gereken topraklardır. Dilleri Ruslarınkinden çok Lehlerinkine benzeyen bu insanların dini geçmişleri de, yukarıda anlattığım üzere, Kiev Ruslarının tercih ettiği saf Ortodoksluk değildir. Siyasi tercihleriyle Ruslardan ayrı durmayı tercih eden Batı Ukrayna nüfusu, dini olarak da son tahlilde Ortodokslukla ilişkilenmeyi çok öyle gönül rahatlığıyla kabul etmezler. 

Yukarıda anlatabildiysem, Ukrayna’nın aslında tek bir siyasi coğrafya olmadığını anlamışsınızdır. Lenin’in suni bir şekilde birbirine yamadığı iki ayrı nüfus ve coğrafyadır Ukrayna. Doğusu Ruslar için vatandır, Batısı da Rus devleti için emperyal bir bölgedir. Ukrayna’nın Batısını Türk işgali altındaki Kuzey Kürdistan’a benzetebilirsiniz. 

Hızlı sarıp bugüne gelelim. 91’de Sovyetlerin yıkılması sonrası Rus devleti ve toplumu net bir çöküş yaşadılar. Bu çöküşün kıyaslanabileceği bir başka çöküş varsa o da 1917’de elli yüz kişilik bir kadroyla koca Rus İmparatorluğu’nu Lenin’e açık çekle veren çöküş olabilir. 91’deki ama çok daha büyük bir çöküştür. 

91 çöküşünün travmasından Ruslar Putin’le toparlanabildiler. İçeriyi toparladıktan sonra Putin’in karşısına her Moskova iktidarının karşısına çıkan sorun çıktı: dünyaya açılmak için oniki aya açık ve düşmanların kontrolünde olmayan bir liman – denizyolu bulmak. Rusları bunu tarihte Polonya ile denediler, olmadı. İstanbul ile denediler olmadı. Afganistan üzeri Pakistan’la denerlerdi, olmadı. Rusya büyük, zengin ve hapis bir coğrafya. Putin’in derdi bu olacakken kucağında Amerikan yapımı bir Ukrayna sorunu buldu. Güvenli ve emin olması gereken Ukrayna 2014 yılında Amerikan yapımı ve altı üstü 1800 ve alenen ırkçı/faşist bir gruba havale edilen bir saray darbesiyle Rusya’nın önündeki en büyük tehdit oldu. Şundan: Rusya’nın oniki ay süresince açık olan tek limanı Kırım’dadır. Kırım olmazsa Rusya tam hapistir. 

Kiev’i kontrol edemeyen Rusya işler daha fazla karışmasın diye alelacele Kırım’ı kontrol altına aldı ama Ukrayna’nın doğusunu ve Kiev’i alamadı. Bunu 2022’de denedi ama Kiev’i alma planı tam bir hüsranla sonuçlandı. Hüsranla sonuçlanmasının en büyük sebebi ise karşılarında Ukraynalılara ek Amerikalıların olmasıydı. 

Ruslarla ilgili şunu bilmek gerek. Milletin devlet etrafında geliştiğini unutmayın. Kuruluşundan itibaren emperyal bir devlettir. Rus liderler savaşlarda ya üstün bir şekilde galip gelmişlerdir ya da düşmanı perişan edip şartlarına razı etmişlerdir. En büyük son savaşsa İkinci Dünya Savaşı’nda hepimizin Stalingrad diye bildiği Volgograd’da perişan edilen Alman ordularının peşinde Rusların Berlin’e kadar olan tüm bölgeyi işgal etmeleridir. Unutmayın ki Berlin’e yürüyüş Birinci Dünya Savaşı’nda Rusya’nın aldığı çok ağır yenilginin sadece 28 yıl sonrasıdır. 

Milletinin devletinin başarısına destek verdiği bir toplumdur Ruslar ve Ukrayna’da Putin yönetimi çok kötü bir sınav verdi. Wagner Grubu lideri Yevgeni Prigojin’e cesaret veren Rus milletinin zafer elde etmekte zorlanan Putin’den memnuniyetsizlikleridir. Ki muhtemelen bu doğrudur da. Putin nihai tahlilde Ukrayna konusunda çocukların inanmayacağı hikayeler uydurmaya başladı. Bunun başlıcası “her şeyin plana göre ilerlediği”. Oysa hiçbir şeyin plana göre ilerlemediği Kiev’in alınamayışında belliydi. 

Şimdi size ilerisi için bir parametre vereyim ve üzerine düşünün.

Ukrayna dediğimiz yer dünyanın yolsuzlukta (yani devlet ve ülke malını çalıp çırpmada) dünyanın en sabıkalı yerlerinden biridir. Başında da bir devlet başkanı değil komedyen bir aktör var. Ve Amerika bu topraklara akıl almaz büyüklükte paralar saçmaktadır. Başından beri merak ettiğim o paraların ve elbette son teknoloji ürünü en gelişmiş askeri mühimmatın yolsuzlukta bu kadar meşhur bir bölgeye akıtılırken ki asıl hedefinin ne olduğuydu. Özellikle de mühimmatın bir kısmının paragöz Ukraynalıları tarafından Ruslara satılarak geçeceğini öngörebiliyordum ama nihai tahlilde asıl hedefin ne olabileceğini halen de çözebilmiş değilim. Bu konuya burada dur diyelim.

İlerisi için gözönünde tutacağımız iki önemli nokta var:

1. Şu anda Rus oligarkları dediğimiz Rus işverenler/zenginler dünya ile ticaretlerinin önemli bir kısmını paravan şirketler aracılığıyla İstanbul’dan yürütüyorlar. 

2. Mallarını dünyaya satmak için en önemli liman Karadeniz’in kuzeyindeki Novosibirsk limanıdır.

Wagner Moskova’yı ele geçirebilir mi? Sanmıyorum. 

Putin Wagner’in bu başkaldırısını iktidarını sağlam tutarak atlatabilir mi? Bunu da sanmıyorum. 

Wagner’in isyan edebilmiş olması Putin iktidarının eskisi kadar güçlü ve hükümran olmadığı demektir. Wagner’in arkasında Amerika olmasa bile İstanbul’daki Rus zenginler Amerikalılarla harıl harıl görüşmüşlerdir. Bu mıhtemelen Tayyip Erdoğan iktidarının takibinden kurtulmuş bir gelişmedir. Dolayısıyla iktidarının gücünün bir ayağını güçlü Putin’den alan Tayyip Erdoğan iktidarı da olan biten karşısında afallamıştır. 

Şimdilik bu kadar not düşelim ve gelişmeleri izlemeye devam edelim.

Written by M. Husedin

24 June 2023 at 7:51 PM

Posted in Uncategorized